25 Ocak 2009 Pazar

HUMBARA'DAN KUMBARA'YA

Humbara artık günümüzde kullanılmayan bir silahtır.Gülle şekllinde olan humbaranın içi metal parçacıkları şle doludur.Topla fırlatılan humbara, düştüğü yerde parçalanır ve etrafa birer mermi gibi dağılan parçacıklar insanların ölümüne yol açar.

Savaşların altında ekonomik çıkarların yattığını günümüzde artık çocuklar dahi biliyor.Kumbara,bu gerçeğin habercisiydi aslında; çünkü içini bozuk paralarla doldurduğumuz 'kumbara' sözcüğünün kökeni, bir silah olan 'humbara'dan gelmektedir.(Kırdığımız Oyuncaklar)




İşte benim çocukken harçlıklarımı biriktirdiğim kumbaram. Kenarında " Emniyet Sandığı" yazısı yeralıyordu. Paraları başının üstünde yer alan bölmeden atıyordum.Altında yarımay şeklinde bir alan vardı.İlk zamanlar burası kapalıydı.Sonradan bu alanı bıçak yardımı ile açmışız.(Annemle babamın izni dahilinde olsa gerek.Kendi başıma böyle bir şeye hem tehlikeli olduğu, hem de izin almadan teşebbüs edemezdim) İçinde epey bozuk para birikmişti.Hınzır arkadaşlarımdan birinin verdiği dahiyane fikirle, gidip alt bölmeden bozukluk almaya başladım.(Hiç kolay olmuyordu elbette.Çünkü paralar kolay gelmiyordu ve ben küçük çocuk parmaklarımı içine sokmak zorunda kalıyordum.Bu işi yaparken de parmaklarım yaralanıyordu,kimi zaman da kanıyordu)Paraları ne mi yapıyordum? Elbette bakkala gidip, sakız, leblebi tozu, dido falan alıyorduk. Bir süre sonra annem temizlik yaparken toz aldığı sırada kumbaranın hafiflediğini farketmiş olmalı.Beni karşısına aldı ve kumbaramdan para alıp, almadığımı sordu.Ben de açık ve net bir şekilde aldığımı söyledim.Ne de olsa o paralar benimdi ve istediğim gibi harcardım.Ancak annem bunu yapmamın doğru olmadığını, kumbaradan para aşırmanın değil; para biriktirmenin asıl amaç olduğunu anlattı.Üstelik neden hep ben para harcıyordum acaba? Neden arkadaşım hiç ısmarlamıyordu?Bir düşünmeliydim. Gerçekten o an kullanıldığımı ve paramın ne kadar azaldığını anladım. Bir daha da ellerim kanamadı.

Ne yazık ki, o da birgün kayıplar listesinde yerini aldı.Bu yazıyı okuduğumda internette kumbara resimlerine bakarken, benim kumbaramın aynısının fotoğrafını gördüm.Biranda o günlere geri döndüm; içim, parmaklarım acıdı.

Hiç yorum yok: